İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen yolsuzluk soruşturmasında, Ekrem İmamoğlu'nun da aralarında bulunduğu kişilerin "suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklama" suçundan yargılandığı belirtildi. Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) raporuna göre, İmamoğlu ve İmamoğlu İnşaat Genel Müdürü Tuncay Yılmaz, toplam 63 milyon 550 bin 151 TL ve 637 bin 106 avroluk bir aklama şebekesinin başında yer alıyor. Soruşturma, İBB ve iştiraklerine ait fonların, çeşitli gayrimenkul alımları ve şirketler arası muvazaalı işlemlerle aklandığını ortaya koyuyor. Zanlıların, varlık barışı ve muhasebe hileleri yoluyla paraların izini kaybettirmeye çalıştıkları iddia ediliyor. Rapor, 7 farklı eylemi detaylı olarak inceliyor ve bu eylemlerin tümünde Ekrem İmamoğlu ve Tuncay Yılmaz'ın birlikte hareket ettiğini vurguluyor. Diğer şüphelilerin ise bazı eylemlerde suç ortaklığı yaptığı belirtiliyor. Bu geniş çaplı soruşturma, İstanbul'un siyasi hayatını derinden etkileyecek sonuçlar doğurabilir.

MASAK Raporunda Yer Alan Aklama İddiaları

MASAK raporunda, Ekrem İmamoğlu ve Tuncay Yılmaz'ın, İmamoğlu İnşaat AŞ'nin hesaplarına kaynağı belirsiz 35 milyon TL'nin yatırılması, İnmari Oxygen ve İnmari Prime projelerinde yapılan villa satışları, Güllüce Tarımcılık AŞ hisselerinin devri, Kültür AŞ ihaleleri ve İmamoğlu ailesinin yurt dışına para transferleri gibi çeşitli yollarla suç gelirinin aklandığı belirtiliyor. Bu işlemlerde, şirket defterlerinde muhasebe hileleri yapıldığı ve ticari teamüllere aykırı hareket edildiği iddia ediliyor. Rapor, bu işlemlerin ardındaki karmaşık finansal hareketleri adım adım inceleyerek, paraların nasıl aklatıldığını ve izlerinin nasıl karıştırıldığını gösteriyor. İddialara göre, paralar banka hesapları arasında dolaştırılmış, sahte faturalar kesilmiş ve göstermelik sözleşmeler imzalanmıştır. Ayrıca, işlemlere birçok kişinin de dahil olduğu belirtiliyor.

İBB İştiraklerinin Rolü ve Şüpheliler

Rapor, İBB ve iştiraklerinin fonlarının, aklama şebekesinde önemli bir rol oynadığını öne sürüyor. Kültür AŞ ihalelerinden elde edilen gelirlerin, villa alımlarında kullanıldığı, Ağaç AŞ'den Gürçam Süs Bitkileri şirketine aktarılan paraların ise başka bir villa alımının finansmanında kullanıldığı iddia ediliyor. Bu iddialar, İmamoğlu'nun belediye başkanlığı dönemindeki yönetim anlayışı ve İBB iştiraklerinin şeffaflığıyla ilgili ciddi soru işaretleri doğuruyor. Raporda, Ali Nuhoğlu, Selver Yılmaz, Yiğit Çam, Mahmut Gültekin, Hüseyin Köksel, Baran Gönül, Burcu Beyazoğlu, Adem Soytekin, Hasan İmamoğlu ve Mehmet Selim İmamoğlu’nun da bazı eylemlerde suç ortağı oldukları belirtilmektedir. Bu şahısların rolleri ve olaylara olan etkileri soruşturmanın devam eden aşamalarında daha netlik kazanacaktır.

7 Aklama Eylemi ve Detayları

MASAK raporu, toplamda 7 ayrı aklama eylemini detaylı olarak ele alıyor. Bu eylemler, kaynağı belirsiz para yatırımlarından, muvazaalı gayrimenkul alımlarına, ve yurt dışı para transferlerine kadar geniş bir yelpazeyi kapsıyor. Her bir eylemde, işlemlerin nasıl yapıldığı, hangi kişilerin rol aldığı ve kullanılan yöntemler detaylı bir şekilde açıklanıyor. Raporun en çarpıcı bulguları arasında, İmamoğlu ailesinin yurt dışına yaptığı para transferleri ve varlık barışı kapsamında yapılan şüpheli işlemler yer alıyor. Bu işlemlerin İmamoğlu'nun siyasi geleceğini nasıl etkileyeceği ise henüz belirsizliğini koruyor. Savcılık, bu rapor ışığında soruşturmayı derinleştirerek, tüm şüphelilerin rollerini daha detaylı bir şekilde inceleyecek.